El Şeyiyle Gerdeğe Girmek
Halk dilinde güzel bir laf vardır.
Sansürleyerek söylersek, el şeyiyle gerdeğe girmek şeklinde ifade edebiliriz.
Konu, Suriye ve ülkemizin sınır güvenliği, sorunun doğrudan tarafları; Türkiye ve Suriye’nin Esad liderliğindeki meşru ŞAM yönetimi.
Biz ne yapıyoruz?
Şam yönetimini, yani evin asıl sahibini, yok sayıyoruz ve ESAD ile doğrudan görüşmeyiz diyoruz.
Suriye'nin meşru Şam yönetiminin içini, mezhepsel nedenlerle oymaya, Esad yönetimini devirerek Müslüman Kardeşler ideolojisine dayalı yeni bir rejimi iş başına getirme çabası içine girerek Suriye bataklığına dalan ve şimdi ülkemizin güneyine yerleşmeye çalışan, silahlı PYD örgütünün otorite boşluğundan yararlanarak bölgeye yerleşmesinin önünü açan, kendi yanlış politikalarıyla sebep olduğu bu PYD belasından kurtulmak için Fırat'ın doğusuna harekat yapmamızı zorunlu kılan, bizzat biz, yani AKP iktidarı değil midir?
Sınır güvenliğimizi sağlamak ve 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturmak için alınması gereken önlemleri görüşmek için, ev sahibi Suriye'yi değil, Suriye üzerinden bölgede kendilerine çıkar ve hakimiyet sağlamaya çalışan ABD ve Rusya'yı muhatap kabul ediyor ve bölgedeki Rus ve ABD varlığına meşruiyet kazandırıyoruz.
İş başındaki iktidara soruyoruz, Suriye sorununu çözmek için, Suriye yerine doğrudan ilişkiye geçtiğiniz müzakereler ve mutabakatlar yaptığınız, Suriye üzerinden sıcak denizlere açılma imkanı bulan dostunuz Putin ve Rusya, PYD'den daha mı az tehlikeli, ülkemizin çıkarları ve güvenliği için?
Putin ve Rusya; bugün, çıkarlarını gözeterek size dost görünebilir, bu işin ilerisini, yarınlarını da düşünmek zorundasınız.
Soçi'de Rusya ile yaptığınız görüşmede, Suriye ile sınır güvenliğimiz için 1998 yılında yaptığımız Adana mutabakatının uygulanacağını karar altına alıyorsunuz, Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılıyız diyorsunuz ama, bu Adana mutabakatının diğer tarafı Esad ile doğrudan temasa geçmemekte direniyorsunuz. Bu akıl dışı bir çelişkidir, üzüm yemek değil bağcı dövmektir.
Bu yanlış politikalar sonucunda, kısa vadede PYD'yi sınırımızdan kovabilirsiniz ama, ABD ve Rusya'yı; Sur iyede elde ettikleriyle, güneyimizde sınır komşularımız yaptığınızın farkında mısınız?
23/10/2019
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Sansürleyerek söylersek, el şeyiyle gerdeğe girmek şeklinde ifade edebiliriz.
Konu, Suriye ve ülkemizin sınır güvenliği, sorunun doğrudan tarafları; Türkiye ve Suriye’nin Esad liderliğindeki meşru ŞAM yönetimi.
Biz ne yapıyoruz?
Şam yönetimini, yani evin asıl sahibini, yok sayıyoruz ve ESAD ile doğrudan görüşmeyiz diyoruz.
Suriye'nin meşru Şam yönetiminin içini, mezhepsel nedenlerle oymaya, Esad yönetimini devirerek Müslüman Kardeşler ideolojisine dayalı yeni bir rejimi iş başına getirme çabası içine girerek Suriye bataklığına dalan ve şimdi ülkemizin güneyine yerleşmeye çalışan, silahlı PYD örgütünün otorite boşluğundan yararlanarak bölgeye yerleşmesinin önünü açan, kendi yanlış politikalarıyla sebep olduğu bu PYD belasından kurtulmak için Fırat'ın doğusuna harekat yapmamızı zorunlu kılan, bizzat biz, yani AKP iktidarı değil midir?
Sınır güvenliğimizi sağlamak ve 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturmak için alınması gereken önlemleri görüşmek için, ev sahibi Suriye'yi değil, Suriye üzerinden bölgede kendilerine çıkar ve hakimiyet sağlamaya çalışan ABD ve Rusya'yı muhatap kabul ediyor ve bölgedeki Rus ve ABD varlığına meşruiyet kazandırıyoruz.
İş başındaki iktidara soruyoruz, Suriye sorununu çözmek için, Suriye yerine doğrudan ilişkiye geçtiğiniz müzakereler ve mutabakatlar yaptığınız, Suriye üzerinden sıcak denizlere açılma imkanı bulan dostunuz Putin ve Rusya, PYD'den daha mı az tehlikeli, ülkemizin çıkarları ve güvenliği için?
Putin ve Rusya; bugün, çıkarlarını gözeterek size dost görünebilir, bu işin ilerisini, yarınlarını da düşünmek zorundasınız.
Soçi'de Rusya ile yaptığınız görüşmede, Suriye ile sınır güvenliğimiz için 1998 yılında yaptığımız Adana mutabakatının uygulanacağını karar altına alıyorsunuz, Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılıyız diyorsunuz ama, bu Adana mutabakatının diğer tarafı Esad ile doğrudan temasa geçmemekte direniyorsunuz. Bu akıl dışı bir çelişkidir, üzüm yemek değil bağcı dövmektir.
Bu yanlış politikalar sonucunda, kısa vadede PYD'yi sınırımızdan kovabilirsiniz ama, ABD ve Rusya'yı; Sur iyede elde ettikleriyle, güneyimizde sınır komşularımız yaptığınızın farkında mısınız?
Güner Yiğitbaşı
23/10/2019Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok: